Ana Sayfa Blog Sayfa 15

Turisme Sitc 2014 Turizm Fuarı

Turisme Sitc 2014 Turizm Fuarı, bu yıl 04-06 Nisan  2014 tarihleri arasında Barcelona’nın Fira de Barcelona Montijuic fuar merkezinde düzenlenecek.Fuarı katılacaklar arasında; Girişimciler, seyahat acenteleri, otel sahiplerin katılması bekleniyor.

Fuar AdıTURISME (SITC)-2014

Fuar Açılımı:International Tourism Show in Catalonia

Fuar Alanı:Fira Barcelona – Montjuic 

Şehir: Barcelona

Ülke: İspanya

Tarih: 04-06 Nisan 2014

Sektör: Turizm ve Seyahat

Organizatör: Fira de Barcelona

Adres:Av. Reina Maria Cristina · 08004 Barcelona

Telefon: +34-902-233200

Fax:+34-93-2332319

 

Akaryakıt İstasyonu Açma Maliyeti

Benzin istasyonu kar marjları değişsede, sözleşme intifa hakları değişse de maliyet kalemi yıllardır belli bir çizgi dahiline benzer seyrediyor. Bu araştırmamızda güncel (29 Eylül 2016) benzin istasyonu açma maliyetlerini paylaşıyorum.

Akaryakıt Dağıtım firmalarının yatırım hesaplamaları bölgelere göre farklılık gösterebiliyor. İstasyon ne kadar akaryakıt satarsa satsın yapılması gereken asgari yatırımlar var. Örneğin akaryakıt satışı fazla olan istasyon daha fazla tank kullanması gerekirken, daha çok binek araçlara satış yapan ancak konumu itibariyle perakende market satışı güçlü olan benzin istasyonu market kısmına yatırım yapması gerekir. Market yatırımları, günümüz koşullarında benzin istasyonları karj marjlarının azalması ile farklı fonksiyonları da hizmetlerine ekliyor. Örneğin aşağıdaki fotoğrafta göreceğiniz üzere, market diye adlandırdığımız bölümün marketin çok ötesinde fast-food restoranı, sıcak-soğuk unlu mamüller ile sandviç satışı yapan bölümü, profesyonel kahve makinesi ile kahve satışının yapıldığı kasa bölümü, yeme-içme için oturma alanı ile market bölümünü içeren büyük bir alandan oluştuğunu görebiliyoruz.

Benzin İstasyonlarının Yeni Tasarımları
Benzin İstasyonlarının Yeni Tasarımları

Bunun yanısıra market maliyetleri derken, Türkiye koşullarında hala profesyonel kahve makinesi, fast-food restoranı makineleri gibi ekipmanları maliyete dahil etmediğimizi de belirtmekte fayda var. Ancak yakın dönemde, yatırım yapacakların yatırım yapılan yere ve bayrağını taşıyacakları akaryakıt istasyonu firmasına göre bazı yatırımları yapması gerekeceği de açık. Örneğin aşağıdaki fotoğrafa bakarsanız, iki tane tam otomatik kahve makinesin bazı benzin istasyonlarında standard haline geldiğini görebilirsiniz. Büyük ihtimalle artık Türkiye’deki benzin istasyonlarında maliyet kalemlerinde de artış göreceğiz.

Benzin İstasyonlarında Kafe
Benzin İstasyonlarında Kafe

Normal tel katlı bir akaryakıt istasyonunun yaklaşık kurulum maliyeti 525.000 $ ile 600.000 olarak tahmin ediliyor. Burada farkı oluşturan, market ve idari binada kullanılan malzeme farkı ile akaryakıt bölümünde kullanılan yerli/ithal makine farkıdır.. Dolayısyla Akaryakıt İstasyonu Açma Maliyeti tahmini bir hesaplama yapmak gerekirse işin içine bir çok demirbaş , idari bina gibi unsurlar girmekte.

Benzin İstasyonu Maliyeti

Bu bilgilere göre tahmini bir akaryakıt istasyonu açma maliyetini şu şekilde hesaplayabiliriz.

İdari Bina:
100.000$
Pompalar: 
30.000$ (*) (27.000$’a kadar düşebilir)
Demirbaşlar: 
12.000$ (**)
Akaryakıt Tesisatı: 
30.000$ (***)
Elektrik Tesisatı: 
25.000$ (***)
Market Rafları: 
10.000$ (***)
Peyzaj: 
5.000$ (10.000$’a kadar çıkabilir)
Tanklar: 
30.000$ (****) (42.000$’a kadar çıkabilir)
Tank ve Pompa Otomasyonu: 
15.000$ (25.000$’a kadar çıkabilir)
Kurumsal Kimlik: 
50.000$
Saha Betonu: 
75.000$ (62.000$’a kadar düşebilir)
Dış Cephe Kaplaması: 
30.000$ (20.000$’a kadar düşebilir)
  • (*)   3 adet 8 veya 10 tabancalı
  • (**)  Jeneratör, Kompresör, Hava Su saati:
  • (***) Plastik
  • (****)  6 adet ortalama 20 m3’lük

Her akaryakıt dağıtım firmasının standartları değişmekte olup istasyon maliyeti idari binanın tek veya çift kat olması, tesisatın plastik veya galvaniz olması, cephe kaplamasının komposit alüminyum olup olmamasına, sahanın beton veya taş parke olmasına göre değişebilmektedir.

Yukarıdaki verilmiş olan fiyatlar, bayraklı ve ilk beş markanın asgari istediği özelliklere göre hazırlanmıştır. Merkez dışında taşrada yeralan benzin istasyonlarında daha düşük maliyetler ile daha düşük kalitede yapılan benzin istasyonları olabiliyor. Bu istasyonlar için maliyetler biraz daha düşük olacaktır.

Not: Bu yazı 29 Eylül 2016’da güncellenmiştir.

Akaryakıt Dağıtım Firmaları ile Pazarlık Süresi

Akaryakıt İstasyonu açarken veya bayilik verirken, saha teşkilatı tarafından bir istasyon açma teklif formu hazırlanır. Akaryakıt istasyonu açılım aşamasında , Akaryakıt Dağıtım Firmaları ile yatırımcı arasında uzun bir süreç başlar. Müşteri ile temastan sonuç alınamazsa yatırım yapılmaz aksi durumlarda ise protokolün oluşturulması işlemi ile yatırım süreci devam etmektedir. Petrol sektöründe fazla bayiden ziyade az ama yüksek satışlı bayi tercih edildiği için bayilik verilmesi sürecinde dikkatli olunmalı.

Dr. Ayhan Erdem’in verdiği bilgilere göre: Akaryakıt Dağıtım Firmaları ile Pazarlık Süresi içerisinde ,satış potansiyeli belirlenen istasyon için satış hedefine ve alınacak intifa veya Kira şerhi süresinde karşılığı ton başına maliyetine göre değerlendirme yapılmaktadır. Değerlendirme süreci içerisinde her iki tarafın anlaşması sonucunda yapılan protokol imzalanmaktadır. Daha sonra tapu işlemleri yapılmaktadır. Bayi adayının protokol gereği alınan BTM veya diğer teminatlar tamamlanmaktadır.Akaryakıt Dağıtım Firmaları  ile süreçte ,tüm evrakların tamamlanması sonucunda Yönetimin onayladığı ve Mühendislik tarafından oluşturulan maliyet çıkarılır ve ihale süreci başlamaktadır.

Akaryakıt Dağıtım Firmaları ile yatırım sürecinde ,Bayi istasyon inşası için gereken elektrik, su abone işlemleri tamamlanır ve ihaleyi kazanan müteahhide istasyon teslim edilir. Tahmini olarak 90 gün içerisinde anahtar teslim olarak tamamlanır. Bayi Belediyeden GSM ruhsatını aldıktan sonra diğer tüm evrakları ile bir kikte EPDK’ ya müracaatını yapıp Lisasını alır.

Yerköy’ün jeotermal su kaynakları turizme kazandırılacak

Yozgat Valisi Abdulkadir Yazıcı, Yerköy’ün jeotermal su zenginliğini değerlendirerek termal ve kongre turizmine kazandırılacağını söyledi.

Yerköy’ün jeotermal kaynaklarının ‘termal ve kongre Turizmi’nde değerlendirilmesine yönelik yapılan fizibilite çalışmaları kapsamında ilçede bir toplantı yapıldı.Vali Yazıcı, toplantıda yaptığı konuşmada Yerköy’de bulunan 3 adet jeotermal kuyudan elde edilen saniyede 92 litre suyun değerlendirilmesi ve ilçenin bir cazibe merkezi haline getirilmesi çalışmaların sürdüğünü kaydetti. Yazıcı, Yerköy’de 2’si İl Özel İdaresine, 1 tanesinin de Yerköy Belediyesi’ne ait 3 adet kuyudan saniyede 92 litre termal su elde aktığını ifade etti.
Jeotermal suların öncelikli turizme kazandırılması ve devamında ise seracılıkta kullanılması için başlatılan çalışmanın tüm hızı ile devam ettiğini vurgulayan Yazıcı, ilçeye güzel yatırımlar kazandırılacağını, plansız ve programsız hareket etmek istemediklerini kaydetti.

Vali Yazıcı, “Orta Anadolu Kalkınma Ajansı ve Kalkınma Bankası desteğiyle Yerköy ilçemizde termal ve kongre turizmine yönelik planlama ve fizibilite çalışmalarına başlandı. Yerköy’deki sıcak suların değerlendirilmesini istiyoruz. 70 derece sıcaklığındaki bu sularımız ilçemiz için büyük bir potansiyel. Ankara’ya yakınlığı, hızlı trenin ilçemizden geçecek olması, güçlü bir avantaj olduğunu düşünüyoruz.” dedi. Orta Anadolu Kalkınma Ajansı’nın (ORAN) ilçedeki nadide jeotermal kaynakları, yatırımcıya nasıl sunulacağı yönünde çalışmalara başladığını söyleyen Yazıcı, “Buraya yatırım yapacak iş adamlarımıza gerekli kolaylığı sağlayacağız.Yatırımlar sonrasında ilçemizde uluslararası kongre ve toplantıların yapılacağına inanıyorum. Burada insanlar toplantılarını yaparken bir yandan da tatillerini yapmış olacaklar.”diye konuştu.

Dedeman Oskemen Tavros Oteli açıldı

Türkiye, Rusya, Özbekistan ve Kazakistan’da yatırımları bulunan Tavros; Kazakistan’ın kuzey doğusunda yer alan ve bölgenin ticaret duraklarından biri olan Oskemen’de önemli bir otel yatırımı gerçekleştirdi. 

Dedeman Oskemen Kazakistan’da Açıldı

Dedeman Oskemen Tavros Oteli’nin ön açılışı Eyalet Valisi Berdibek Saparbaev, Tavros Yönetim Kurulu Başkanı Tarık Celaloğulları, Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Rostislav Gurevich, İcra Kurulu Başkanı Tayfun Döşkaya ve Dedeman Yönetim ekibi   katılımıyla gerçekleşti. Tavros Yatırım Holding İcra Kurulu Başkanı Tayfun Döşkaya, “Kazakistan’ın gelişen bölgesi Oskemen’de 25 milyon Euroluk bir yatırım gerçekleştirdik. Bugün bölgenin ve şehrin en güzel noktasında İrtiş Nehri kıyısında ilk 5 yıldızlı oteli açacağız. Oskemen, sanayinin ve ticaretin geliştiği bir bölge ve her geçen gün Türkiye’den de yeni yatırımlar almaya başladı. Otelin yapımına geçen yıl başladık, bölgenin potansiyelini de göz önünde bulundurarak hızlı bir şekilde tamamladık. İşletmesi noktasında da Dedeman ile işbirliği gerçekleştirdik.
Dedeman Oskemen Tavros, bölgede uluslararası standartlarda konaklama ihtiyacına cevap verecek. Bölgenin de potansiyelini göz önünde tutarak yapmış olduğumuz yatırımın geri dönüşünü 10 yılda almayı planlıyoruz. Dedeman Oskemen Tavros yatırımının yanı sıra Hyatt Regency Almaty için 70 Milyon Euro, Alışveriş Merkezi, ofis ve konutlardan oluşacak Karma Proje için 30 Milyon Euro olmak üzere Kazakistan’da toplam 125 Milyon Euroluk yatırım gerçekleştireceğiz. ” dedi.  Dedeman Oskemen Tavros Genel Müdürü M.Nuri Avşarer  ise Geleneksel Dedeman Misafirperverliği’ni Oskemen’e taşımanın heyecan ve mutluluğunu yaşadıklarını söyledi.

Makina Değerleme Raporu

Günümüzde makine Ekipmanları’nın piyasa değerlerinin hızlı bir biçimde en doğru bir şekilde belirlenmesi önem taşımaktadır. Makine değerleme raporlarının içeriği bir takım başlık şablonlarını mutlaka içermelidir.

Bunlardan bazıları ise; makine değerleme yöntemleri, değerlemede kullanılan metotlar, kapasite bilgileri, makine takım parkının tanımı, makinelerin teknik detayları, makineleri açıklayıcı bilgiler, alış faturaları, kullanım süreleri, kalan ekonomik ömürleri, mevcut piyasa değeri araştırmaları, değer, uzman görüşü, kabuller ve kısıtlar. Makine değeri için 2.el satış piyasası araştırılmakta, verilen değerler; değerleme yapıldığı tarihteki piyasa koşullarına göre tespit edilmektedir. Şayet söz konusu makinelerden bazılarının özel bir durum varsa, mesela imal ettiği ürünün piyasası kalmamışsa, bu özel durumlar ayrıca makine değerleme raporunda belirtilmesi gerekilmektedir. Makinelerin yaşları makine değerleme raporunda yer alır. Ekonomik ömrünü tamamlamak üzere olan veya tamir ihtiyacı olan makineler raporda ayrıca açıklanmaktadır.  Bir işletmenin Makine Değerleme Raporuna ihtiyacı şu konularda olabilir.

Makine Değerleme Raporu İhtiyacı

  • Makina ekipmanın alım-satımı sırasında
  • Defter değeri ve UFRS‘ye uygun değer tespiti sırasında
  • Sigortalama değeri tespiti sırasında
  • Makina ekipman parkının teminata konu olma sırasında
  • Yönetim değişiklikleri veya mevcut makine parkının gerçek değerinin tespitinde
  • Yurt içi/yurt dışı iş ortaklıklarında veya tedarikçi işbirliklerinde

Otel Yatırımlarının Yüzde 87.4’ü Yerli

Türkiye İstatistik Kurumu ( Tüik)’in açıkladığı Yabancı kontrollü Girişim İstatistiklerine göre, Türkiye’de seyahat endüstrisinin en önemli bacağı olan Otel Yatırımlarının  yüzde 87,4 yerli yatırımcının ağırlığı dikkat çekiyor.

Otel Yatırımlarının Çoğu Türklerde

Tük’in yayımladığı 2011 Yabancı Kontrol İstatislikleri’ne göre konaklama sektöründe yabancı otel  yatırımcının payı yüzde 12,6 olarak açıklandı. Bu sonuçlara göre, turizm sektörünün büyük ölçüde yerli sermayeye dayandığı da bir kez daha verilerle ortaya konmuş oldu.  Bu veriler turist karşılayan bir ülke olarak Türkiye’de seyahat endüstrisinin konaklama eksenli geliştiğinin bir başka göstergesi olarak kabul ediliyor. Bu istatisliklerde görüldüğü gibi ,Otel Yatırımlarına Türkler’in de büyük ilgisinin olduğu açıkça görülüyor.

Tüik rakamlarına göre, yabancı kontrol oranı en yüksek olan sektörler tütün ürünleri, ( Yüzde 91,6) , bilgi ve iletişim sektörü ( Yüzde 45,9) , eczacılık sektörü ( 45,3 ) olarak açıklandı. 

Hilton Türkiye’de Hızlı Büyüyor

Hilton worldwide

Uluslar arası konaklama zinciri Hilton Worldwide , Türkiye’deki yatırımlarına devam ediyor. Bu yıl açılması planlanan tesislerden iki adedi: Hilton markasını taşıyacak : Hilton İstanbul Kozyatağı Conference Center & Spa ile Hilton Antakya. Hilton İş Geliştirme Direktörü Tuğrul Temel Hilton’un Türkiye ve gelecekteki yatırımları hakkında oteldegerleme.com’a önemli açıklamalarda bulundu.

Hilton Oteller Zinciri hakkında bilgi verir misiniz?

Hilton Dünyada ki en büyük otel işletme firmalarından bir tanesi. 94 yıldır aktif olarak bu pazarda hizmet veriyor. Amerika merkezli bir firma olarak hayata geçmiş ve faaliyetlerine devam ediyor.

Toplam kaç ülkede kaç otel ile faaliyet gösteriyorsunuz?

Şuan 91 ülkede iş yapıyoruz. 4100’den fazla otelimiz bulunuyor. 678.00 odamız mevcut. Sadece 2013 yılında Hilton Grubu olarak 207 yeni otel açtık ve portföyümüze 33.765 yeni oda ekledik. Dünyada 300,00’den fazla çalışanımız var.

Türkiye’de kaç ilde, toplam kaç oteliniz bulunuyor?

Türkiye’de 26 tane açık otelimiz bulunuyor. Anadolu bölgesinde iş yapıyoruz ve İstanbul’da ve tatil bölgelerinde, 15 ilde faaliyet gösteriyoruz.

Türkiye’de hangi markalarınızla yer alıyorsunuz? HiltonWorlwide’ın Türkiye’ye getirmeyi planladığı farklı konsept ve markalar var mı?

Türkiye’de beş aktif markamız bulunuyor. Conrad, Hilton ve DoubleTree Hilton. Bu otellerimiz full-service dediğimiz markalarımız arasında yer alıyorlar. Bunlar Türkiye’de 5 yıldız ve üzeri standarttaki otellerimiz. Orta sınıf dediğimiz oteller arasında Hilton Garden, ekonomik dediğimiz Hampton bulunuyor. Türkiye’ye yeni gelecek markalar konusunda şuan özel bir çalışmamız bulunmuyor. Fakat Amerika’daki markaların toplamı 10  zaman ve pazar müsait olduğunda şirket dünyanın geneline diğer markalarını da açmayı düşünüyor. Türkiye’de Hilton Garden İnn, İstanbul Haliç Hotel Gold, Leed sertifikasına sahip ilk markalarımız oldu.

Hilton Worldwide dünyanın en büyük otel zincirlerinden birisi. Grubun Türkiye yatırımları toplam yatırımlarının yüzde kaçını oluşturuyor? Gelecek dönem Türkiye yatırım çıtası daha ne kadar yükselecek?Hilton Grubu önümüzdeki 10 yıl içerisinde Türkiye’de kaç otel yatırımı yapmayı hedefliyor?

Grup olarak şuan elimizde doğrudan bir veri bulunmuyor. Fakat Hilton şirketleri diyoruz çünkü 2007 yılında iki ayrı şirket vardı. Bir tanesi sadece Amerika da faaliyet gösteren Hilton Otelcilik şirketiydi, diğeri ise Hilton Uluslar arası adlandırılan, Amerika dışında dünyanın geri kalan kısmında faaliyet gösteren şirketti. Bu iki şirket birleşti. 2007’de BlackStone adlı bir fona satıldı. O satıştan sonra Amerika’da ki diğer tüm markalar, dünyanın geri kalan kalanına açıldı. Açılırken de bu markaların çoğalacağı ve büyüyeceği stratejik pazarlar seçildi. Avrupa’da seçilen stratejik pazarlardan bir tanesi ve en önemlisi Türkiye, diğerleri ise Rusya, İngiltere’yle beraber ve o zamandan bu zamana en hızlı büyüyen otellerimizin bulunduğu bölgelerden bir tanesin Türkiye olduğunu belirledik. O günlerde 10’dan daha az otelimiz vardı, o karar verildiğinde, şuan da Türkiye’de toplam açık ve yatırımı devam eden 51 otelimiz mevcut.

Hilton Grubu 10 yıl içerisinde Türkiye’de kaç otel yatırımı yapmayı hedefliyor?

Grup olarak şuan 10 yıllık bir stratejik olanımız yok. Çünkü bu uzun vadeli bir plan. Ama Türkiye’de ki gelişme potansiyeline inanıyoruz. 2007 yılında Hilton’un Türkiye’de 10 oteli bulunuyordu bugün itibariyle bu sayı 51 civarına ulaştı. Ve sayı olarak bu zamana kendimizi 5 ‘den fazla katladık. Bundan sonrada da katlayarak devam edeceğimizi umuyoruz.

Özellikle bulunmak istediğiniz bölgeler nerelerdir?

Biz Türkiye pazarını 3 bölüm olarak ayırıyoruz. Bunlar dan birincisi İstanbul. İstanbul başlı başına ülke gibi, İstanbul’un çeşitli yerlerinde tüm otellerimiz için hala tüm markalarımız için yer var. Bunun dışında Türkiye’de gelişmekte olan, 1 milyona yakın üzerinde nüfusu olan 25 tane il var. Ve bu illerin birçoğunda biz Grup olarak varız. Olmadıklarımızda da olmak için de çalışıyoruz. Bir diğer bölüm ise, tatil otelciliğine hitap eden, Türkiye’nin Batı ve Güney kıyı kısımları yani İzmir’den başlayarak kabaca ifade etmek gerekirse, Alanya’’ya kadar tüm bu bölge, biz bu bölgelerde şuan 3 otelle bulunuyoruz. Bodrum’da bir Hilton’umuz var. Bu üç dalda’da büyümeyi düşünüyoruz. Türkiye’nin gelişen diğer şehirlerinde hem de tatil otelciliğinde hitap eden bölgelerinde var olmaya devam edeceğiz.

İstanbul’un Avrupa’da dört ayrı Hilton Worldwide markasını bünyesinde barındıran tek şehir olduğunu biliyoruz. İstanbul’un bir tür turizm destinasyonu olarak nasıl değerlendiriyorsunuz? İstanbul, uluslararası zincir gruplar için nasıl bir pazar?

İstanbul’u gelişen bir Pazar olarak görüyoruz. İstanbul 10 milyon çıtasını aşmış durumda. Uluslararası ziyaretçi sayısı olarak Türkiye’nin 2. en çok ziyaret edilen şehri Antalya’dan sonra. Dünyada’da ilk 10 içerisinde. Ve yükselerek devam ediyor. Verilen istatistikler bu büyüme hızıyla devam ederse, 7-8 yıl içerisinde 20 milyona ulaşabileceğini gösteriyor. Karşılaştırma yapmak gerekirse Berlin’in şuan 20 milyon’dan fazla ziyaretçisi var, İstanbul’dan çok küçük bir şehir olmasına rağmen. Dolayısıyla böyle bir yere gelmesi İstanbul’un herkes açısından diğer tüm otelciler açısından ve turizm açısından bu çok önemli. Bizim beklentimiz 20 milyon civarında stabilize olacağı ve pazarla beraber büyütüleceğini ön görüyoruz.

Büyük Otel Zincir Grupları için Türkiye iyi bir Pazar gibi gözüküyor. Siz bu konuda ne düşünüyorsunuz?

Şuanda dünyada önde gelen zincirlerden İstanbul’da olmayan, markası bulunmayan hiç kimse yok. Bunun dışında lüks otellerden neredeyse İstanbul’a hiç biri kalmadı, kaldıysa da Türkiye’ye bayraklarını dikmek için hızlı bir şekilde çalışıyorlar. Herkesin bu pazara ne kadar inandıklarını gösteriyor.

Türkiye’ye yeni bir markanızı getirdiğinizde bir problem ile karşılaşıyor musunuz?

Biz o süreci aştık diye düşünüyoruz çünkü markalarımızın hepsi Türkiye pazarında kendilerini kanıtladılar, tanılıyor ve biliniyorlar. İstanbul da ve diğer şehirlerde varlar, başarılı olduklarını da kanıtlamış durumdalar. Fakat ilk geldikleri zamanlarda o markaların Türkiye’de mevcut olan Hilton ve Conrad’dan ne gibi farklılıklarının olduğunu anlatmak konusunda zorluk yaşadık, yani herkesin bildiği Hilton Türkiye’nin otel anlamına gelen ve otelden beklenilen her şey tam anlamıyla 100 % karşılayan tamamen servis ve müşteri memnuniyeti odaklı tüm hizmetleri içinde barındıran bir otel. İstanbul’da 1955 yılında açılmış ve İstanbul’un ilk uluslararası İlk markalı otel Hilton’un Amerika dışında ilk uzun soluklu oteli. Dolayısıyla bunun bir imajı vardı ve diğer markalar kendi imajlarını bu imajın altında kalmadan çok çaba sarf ettiler. Ama açılmaya başladıklarında ve performansları ortaya çıktığında sundukları hizmetler müşteriler için başarılı bir şekilde çalışmaya başladığında anlaşıldı ki bu markaların farklı bir değerleri olduğu pazarda anlaşıldı.

Gelecek dönem Türkiye’de yatırım çıtası ne kadar çıkacak?

Türkiye’nin geleceğini biz bir uluslar arası şirket olarak güveniyoruz. Otelcilik sektöründe gelişmelerin devam ettiğini görüyoruz, pazar büyümeye devam ediyor. Ulaşım imkânları kolaylaşıyor, uluslar arası seyahat sıklığı artıyor, aynı zamanda ulusal olarak da seyahat sıklığı artıyor. Havayolları gelişiyor, yeni havaalanları açılıyor. Dolayısıyla ulaşım ve konaklama birbirine bağlı sektörler ve gelişmelerinde birbirlerinden etkileniyorlar. Bugünkü beklentimiz bu hızla büyüyen gelişmenin devam edeceği yönünde. Buda bizim aynı hızda büyümeye devam edeceğimiz gibi bir sonuca ulaştırıyor. Türkiye’de yaklaşık olarak senede 10 yeni otel imzalıyoruz. Bir o kadar da açıyoruz. Bu hızımızı da yavaşlatmayı düşünmüyoruz. Ayrıca Türkiye 2013 yılında %11,4 gelir büyümesi ve %9,6 büyüme ile en çok ziyaret edilen ülkeler arasında yer aldı.

  • Tuğrul Bey’e, bize zaman ayırıp sorularımızı yanıtladığı için çok teşekkür ediyoruz.

 

 Hilton Grubunun Türkiye’deki Otel Markaları

[table id=8 /]

Eski Kilis Evleri Turizme Kazandırılacak

Bağımsız Türkiye Partisi (BTP) Kilis Belediye Başkan Adayı Av. Mehmet Galip Akdağ, tarihi eski Kilis evlerini  ekonomiye kazandıracaklarını söyledi.

Eski Kilis Evleri Butik Otel Oluyor

Kilis’in tarihi ve turistik açıdan önemli bir kent olduğunu ifade eden Akdağ, ‘Turizm başta olmak üzere tarihi ve kültürümüzün tanıtımını gerçekleştirmek için büyük çaba içerisinde olacağız. Belediye olarak eski Kilis evlerini alarak restore ederek Butik otel haline getireceğiz. Bu butik otellerde yöreye özgü yemekler çıkacak. İşsizlerimize istihdam sağlarken, Kilis mutfağının eşsiz lezzetlerini tüm dünyaya tanıtmış olacağız. İl dışından gelen yabancılar otel bulmakta zorluk çekiyorlar. Butik otel sayesinde otel sıkıntısı da ortadan kalmış olacak’ dedi.

Tarihi evleri ile ünlenen Safranbolu gibi Kilis’in de tarihi evlerinin parmakla gösterilen bir değer olacağını vurgulayan Akdağ, ‘Turistler için önemli olan nezih ve tarihi bir ortamda yemek yedikten sonra konaklamaktır. Biz bunu Butik oteller aracılığı ile sağlayacağız. Böylece Kilis’in ekonomisi canlanacaktır. Esnafın yüzü gülecek. Şehir turları ile kentte bir harekelilik yaşanacak. Kentin ekonomisi şaha kalkacaktır’ şeklinde sözlerine son verdi.

Turizm Sektöründe Otel Yatırımları Hız Kesmiyor

Turizm Sektöründe yerli yabancı birçok yatırımcı İstanbul’dan Sivas’a, Diyarbakır’dan Bodrum’a 5 yıldızlı otel satın alma veya inşa etme atağına kalktı.

Turizm Sektöründe Yatırımlar Hız Kesmiyor

Türkiye’nin cari açığına en etkili çözüm olarak nitelendirilen turizm sektörü, yatırımcıları cezp etmeye devam ediyor.Turizm Yatırımcıları Derneği (TYD) Yönetim Kurulu Başkanı Murat Ersoy, turizm sektöründe yatırımların arttığını söyledi.  Türkiye turizm sektöründeki ürün ve hizmet yelpazesinin çeşitlenmesiyle turizme olan yatırımların arttığını dile getiren Ersoy, şöyle devam etti:”Geçmiş yıllardan günümüze dönüp artışı daha net biçimde görecek olursak 2012 yılında 282 adet yeni yatırım için teşvik alınmıştır. Bunun sağladığı yatırım tutarı 4 milyar 250 bin liranın biraz üzerindedir. Geçen yıl ise turizmin çeşitlenmesi ve turist sayısının artmasına paralel olarak yeni yatırım için teşvik alan sayısı 325’e yükseldi Bu da 4 milyar 600 bin liraya yakın bir yatırım tutarı katkısında bulunmuştur. Geçtiğimiz yıl el değiştiren tesis sayısına baktığımızda satın alma ve yatırımların da arttığını gözlemliyoruz.”Sektörde tesis el değiştirmelerinin önemli parametreler olduğunu aktaran Ersoy, “2012’de el değiştiren tesis sayısı 11 bin 564 yatak kapasiteli 16 tesisken bu sayı geçen yıl 22 bin 905 yataklı 28 tesis seviyesine çıktı” dedi.

Dünya gazetesinin haberine göre; Yatırımların artmasına paralel olarak istihdam olanaklarının da arttığını anlatan Ersoy, “Yatırımların artmasına paralel olarak istihdam gücü de kuvvetlenmiştir. 2013 yılında teşvik belgesi alan yeni yatırımlar sayesinde, kademeli olarak 2014 ve sonraki yıllar için ilave 18 bin 932 kişi daha istihdam edilmiş olacaktır. Tabii yeni yapılanmaya ve renovasyona giren tesisleri de düşündüğümüz zaman 2014 yılında tesislerin faaliyete geçmesiyle ilave istihdam sayısının da 19 bin 739’a yükselmesi beklenmektedir” diye konuştu.

Cari Açığı Düşürebilir

Turizm yatırımlarındaki artışın, geçen yıl 65 milyar 4 milyon dolar cari işlemler açığı veren Türkiye ekonomisine  doping etkisi yapacağını belirten Ersoy, “2014 yılında 3 milyon yurttaşımızın erken rezervasyon kampanyası avantajlarından yararlanarak seyahat edecekleri öngörülmektedir. İç turizmin hareketlenerek dış turizm ile birlikte ekonomimize büyük bir canlılık getirmesi, bir taraftan dış ticaret açığını diğer taraftan cari açığı kapatmada önemli rol oynamaya devam edecektir” değerlendirmesinde bulundu.